Bülent BakanKÖŞE YAZILARI

Açık Denizlere Doğru, Sanat ve Bilim buluşması – Bülent Bakan yazdı…

Balıklar Dünya’yı nasıl görür? Doğaya yaptıklarınızı gördükten sonra insanlara hangi gözle bakarlar? ‘Ansiklopedi’ bu sorulara cevap vermez ama balıkları bizim isimlerimizle içinde barındırır. Dünya denizlerinde bir kıta boyutunda plastik çöplerimiz şuan balıkların hayatını altüst ediyor ve bizim geleceğimizi karartıyor. Yeni balık türleri keşfedilirken bir çok balık türü de sonsuza dek ortadan kayboluyor. Küresel ısınma bu yok oluşu giderek hızlandıracağa benziyor. Sanat buna nasıl bir tepki veriyor?

Sanat ve bilimin birbirinden ne kadar uzaklaştığını en güzel bu gelişmelerde görüyoruz. Sanatın bilim ve teknolojiyle arası pek iyi değil. Yıllar içerisinde sanat ve bilim birbirinden iyice kopmuş durumda. Aslında bakarsanız ikisinin de ortak paydası gözlem olduğuna göre sanat ve bilimin birbirinden ayrı düşmesi olağan bir durum değil. EGAF(Encarta Global Art Foundation – Encarta Global Sanat Oluşumu) sanat ve bilim arasındaki bu ayrılığa-ayrı düşmeye son vermek üzere kuruldu. EGAF, balık serisi ile ilk ürünlerini, büyük kızımın doğum günü olan 13 Ekim 2018 tarihinde Cherrybean Coffees’de sergilemeye başladı.

Aslında balık serisi bu yaz EGAF’ın merkezi Mazı’da başlamıştı şimdi Moda’da devam ediyor. Mazı ve Moda’nın EGAF’ın çıkış noktaları olmasının sebebi sanatın bilim ile arasında olduğu gibi halk ile de arasında engeller ortaya çıkmasıdır. Sanat; bilim ile arası uzak olan sanat elitlerinin tüketim nesnesi haline dönüştüğünden küredeki mutlu azınlık hariç 8.5 milyar insanın duvarları sanat eserlerinden yoksun. Sanat, halka ulaşmakta bilim ile iş birliği yapmakta olduğu gibi sıkıntı çekiyor.

Tüm bu sorunların çözümü için yola çıkan EGAF ilk standını Moda’daki kafede bu nedenle açtı. Böylece bilim ile sanat arasında bağlantı kurup sanattan uzak kalan insanlarla klasik-dönemsel galeri mantığının yerine 365 gün değişik konseptte işlerle sürekli ilişki içerisinde olmayı seçti. EGAF’ın temel çıkış noktası ansiklopedi kavramıdır. Bir balık ile Kraliçe Elizabeth ancak bir ansiklopedi içerisinde birlikte bulunabilir(akşam yemeğinde kraliçenin menüsünde bulunmadığı taktirde). Richard Feymann, Mustafa Kemal Atatürk, Sodun Boro, Frank Herberd ve Gabriel García Márquez yine sadece bir ansiklopedi içerisinde birlikte bulunabilir. EGAF ansiklopedi maddelerini bir çerçeve içerisinde veya büyük boyutlarda kürenin insanlarına ulaştırmaya başladı.

EGAF’ın ilk ansiklopedi maddesi ‘balık’ları, birçok yeni çalışmayla ortaya çıkmaya başladı. Balıklar küreyi bizim gördüğümüz gözle görmüyor. Dünya denizleri ve okyanuslar onlar için aslında tek bir organik yaşam alanı. Akdeniz’de yerel olduğunu zannettiğimiz tüm balıklar aslında binlerce yıldır okyanuslardan bu sakin koylara yavrulamak için göç ediyor ve bir bölümü hariç çoğunluğu okyanuslardaki akıntılarda serbestçe dolaşmak için geri dönüyor. O yüzden balıklar için asıl olan okyanustur. Okyanus bizim Akdeniz, Ege, Marmara ve Karadeniz’den çok daha büyük yaşam alanlarıdır. EGAF açık denizlere doğru okyanusları gözüne kestirip yola çıktı. Daha temiz, daha aydınlık, daha paylaşımcı bir dünya için EGAF’ın standlarını ziyaret etmeyi unutmayın.

Çocuklarınıza daha güzel bir dünya bırakmak istiyorsanız duvarlarınız boş kalmasın.

 

 

Bülent Bakan

 

 

 

 


Eserleri Cherrybean Coffees’de görebilirsiniz:

Caferaağa Mahallesi, Moda Cd. 122/1-2-3 Kadıköy/İstanbul

Başa dön tuşu