Ve Sanat İnsanlara Ulaştı – Oğuz Kemal Özkan yazdı…
Güzel sanatlar ve görsel sanatlar alanında ülkemizde önemli gelişmeler yaşanıyor. Düzenlenen fuarlar, galeri sayıları artmakta ve hem yaratıcılık hem ticari anlamda önemli dönüşümler yaşanmakta. Peki, bu gelişim ve dönüşümün sonucu olan sanat alanında yaşanan kavram tartışmaları, sokağa, halka ve topluma nasıl yansıyor? Sanat insanlara ulaşabiliyor mu? Ya da insanların sanata ilgisi bir moda takipçiliğinin ötesine geçebiliyor mu?
Sanat sanat için mi, toplum için mi ya da sanat bir mesaj kaygısı ile hareket etmeli mi etmemeli mi, muhalif olmalı mı olmamalı mı gibi sorulara net cevap verilemeyen tarihsel bir süreçte, sanatın insanlara ulaşıp ulaşmadığı da kesin bir şekilde yanıtlanamazdı herhalde. Ancak bu soruların yanıtları genel olarak tartışmalı ve belirsizlikle sonuçlansa da sanatın insanlara ulaşması için gerçekleştirilen çok önemli projeler de var.
Fuarlar ve galeriler ile sergilenme şansı yakalayan eserlerin ulaştığı belli izleyici kitlesi dışına ulaşamayan sanat, kendisi de aynı zamanda ressam olan Sanatçı Şeli Abut Benhabib tarafından 2013’de kurulan Şeli Art Project gibi yenilikçi bir proje ile ve ‘her yerde sanat’ ilkesiyle günlük hayatın içine giriyor adeta.
Sanatı geniş kitlelere ulaştırmak ve sanatın seçkinci yapısına karşı olan tabuları yıkmak amacıyla yola çıkan Sanatçı Şeli Abut Benhabib, yaşam alanları içinde sanatsal çözümler üreterek sanatı insanlara ulaştırıyor. Türkiye’nin her yerinde her şehrinde metrolar, oteller, laboratuvarlar, özel muayenehaneler, hastaneler, AVM’ler, tarihi alanlar gibi pek çok yerde sergiler açarak, sanatla toplum arasında bir köprü kuruyor. İnsanlar özel hayatlarına devam ederlerken sanata vakit ayırabilmelerine olanak sağlayan projeler üretiyor. Böylece sanat hep aynı çehreler ve sözlerin dışında da nefes alabilme imkanı bulduğu gibi insanlarında sanatsal bilgi ve görgüsüne katkı sağlıyor.
Şeli Abut Benhabib, 30 yıllık sanatçı kimliği ve sanat birikimiyle yarattığı bu proje ile sanatsal yaratımlara özgür alanlar ve eserlerin izleyiciyle buluşmasını sağlarken, küratör, sanatçı ve yatırımcı ağını yeniden düzenleme ve tanımlama gibi bir misyon da ediniyor. Bu misyon ile ülkemizde sanatsal alanda oluşturulan tekellere meydan okuyarak, ticari kaygıların ötesinde toplumsal sorunlara duyarlı projelerle de ses getirmeyi hedefliyor.
Nietzsche‘nin dediği gibi yüz yıllardır insanlara ulaşamayan sanatın, Tolstoy‘un belirttiği gibi belli bir sınıf için değil, büyük kitleler için fayda sağladığı zaman sözü edilebilir bir değere ulaşacağının bilinci ile bu gibi projelerin artması bir sanatsever olarak en büyük dileğimiz. Şeli Art Project‘i izlemeyi ihmal etmeyin, sanat kazansın, hep birlikte kazanalım..
Oğuz Kemal Özkan
