ETKİNLİKLERSANATTANTİYATROTİYATRO OYUNLARI

‘Eksik Oluşum’dan İlk Oyun: ‘Birisi’

“Eksik Oluşum”un ilk oyunu olan “Birisi”, Sertan Müsellim tarafından yazıldı ve Yavuz Topoyan tarafından yönetildi.
Tek kişilik ve tek perde yazılan oyun; 13 Nisan 2022’de, Oyun Atölyesi’nde prömiyer yapacak.
Oyunun ikinci temsili ise 21 Nisan 2022’de Hann Sahne’de gerçekleşecek.

“Birisi”, çocukluğunda yaşadığı travmanın izlerini hayatının her alanında gören; kendiyle, yaşadığı toplumla ve maruz kaldığı sistemle mücadelesini anlatan bir adamın hikâyesi. Çoğu zaman görmediğimiz, görmek istemediğimiz bu insanların hangi şartlar altında yaşamak zorunda olduğunu, kendi derin hesaplaşmaları içindeyken bir anda bütünün yanlışını kabullenmek durumunda kaldığını gözümüzün önüne seren “Birisi”, bir umumi tuvalette geçer. Başarısız bir yazar olan oyun kişisi, çalıştığı gazetede tesadüf eseri sansasyonel bir haberle karşılaşır.

'Eksik Oluşum'dan İlk Oyun: 'Birisi'

Elektrik kurumundaki büyük yolsuzluğu haberleştirmesiyle önce işinden sonra yaşadığı evden atılan adam, bu büyük sıkıntıların içindeyken geçmişten getirdiği ve o yaşına kadar açığa çıkmayan travmalarıyla yüzleşmesiyle kendini sokakta bir berduş olarak bulur. Aslında sokak adamı olmayan birisidir. Sokağa ve onun şartlarına uyum sağlayabilmek için bir karakter yaratır.

Bu sayede yaşadığı hayatı hem daha kabullenebilir bir hale getirir hem de hayatta kalmanın bir yolunu bulur. Şehirde isyan çıkartmaya ve insanları bir nebze olsun bilinçlendirmeye çalışan “birisi”, şehirdeki bütün umumi tuvaletlere, meyhane ve barların tuvaletlerine yazılar yazmaya başlar. Kendine artık yeni bir kimlik edinmiş olan adam, hayalinde yarattığı bir kadınla aşk yaşamaya başlar. Fakat kendi hayalinin bile kahramanı olamayacağını düşündüğü için kadının kendini, hakkında yolsuzluk haberi yaptığı adam için terk ettiğini kurgular ve bu devlet görevlisini öldürmek için planlar yapmaya başlar. Fakat hesaba katmadığı bir geçmişi vardır.

YAZAR – OYUNCU: SERTAN MÜSELLİM

Ankara Üniversitesi D.T.C.F. Tiyatro Bölümü Oyunculuk Anasanat Dalı’nı 2008 yılında bitirdi. Ankara Devlet Tiyatrosu “Atları da Vururlar”, “Japon Kuklası”, “Felatun Bey ve Rakım Efendi” oyunlarında oynadı. İstanbul’da Eti Çocuk Tiyatrosu ile “Pinokyo”, Oyun Atölyesi ile “Macbeth”, Cef Atölye ile “Hamlet”, Tiyatro Triptik ile “Çöl Fırtınaları”, Rampa Tiyatro ile “Yangın Yerinde Orkideler”, Theatre Dengü-bej ile “Saygılı Yosma” ve Biraderler Yapım ile “Bir Yaz Gecesi Rüyası” oyunlarını oynadı. Halen Oyun Atölyesi’nin “Kral Lear” oyununda oynamaktadır.

YÖNETMEN: YAVUZ TOPOYAN

Marmara Üniversitesi Fransızca Kamu Yönetimi’ni 1995 yılında bitirdi. Oyunculuk çalışmalarına üniversite tiyatrosunda başladı. “Tevfik Gelenbe Tiyatrosu”nda ilk profesyonel deneyimini yaşadı. 1994 yılında “Tiyatrol” isimli sanat merkezini kurdu ve burada oyunculuk çalışmalarına devam etti. 1999 yılında İstanbul Şehir Tiyatroları Tiyatro Araştırmaları Laboratuvarı’nda Ayla Algan, Beklan Algan ve Erol Keskin ile çalıştı. “Tatlı Kaçıklar”, “Çiçek Taksi”, “Melekler Korusun” gibi birçok televizyon dizisinde yardımcı oyuncu olarak rol aldı, reklam filmlerinde oynadı. 2001-2011 yıllarında “Tiyatro Oyunevi” bünyesinde Mahir Günşiray, 2002-2004 yıllarında Tiyatrol oyuncuları, 2008-2011 yıllarında “Tiyatro Gerekli” ile birlikte çalıştı. 2014-2018 yıllarında “İstanbul Kumpanyası Tiyatro Topluluğu” bünyesinde oyunculuk çalışmalarına devam etti. 2019 yılından itibaren Oyun Atölyesi’nde “Kral Lear” oyununda oynamaktadır.

“EKSİK OLUŞUM” NEDİR?

Kendi oyunlarını yazma, kendi sözünü söyleme ve yaşadığı toplumun sıkıntılarını anlatmayı amaç edinen bir topluluktur “Eksik Oluşum”. Alternatif bir tiyatro anlayışını benimseyen eksik oluşum, oyunlarını eksiklik düşüncesiyle gözlerimizden uzak olan insanların hikayeleri üzerine kurmuştur. Sistemin içine dahil olamayan ya da olmak istemeyen bu insanların hikâyelerindeki boşluklara odaklanarak, genele dair bir çıkarım yapma, sistem tarafından dayatılan her türlü talebi reddeden karakterlerin dünyasındaki trajediyi ve komediyi göz önüne getirmek, tiyatronun nihai hedefi içindedir.

İnsanın özünde “eksik olma” düşüncesi, Anadolu halkları tarafından asırlardır benimsenmiş bir düşüncedir. Bu düşünce, kimi zaman bir ilâhla ilişkilendirilmiş, kimi zaman da insanın dünyaya ve kendisine saf bir düşünceyle bakabilme olanağını vermiştir. Anlamadan itiraz edemeyeceğini bilen kadim halkların düşünce yapısına duyduğumuz hayranlık ve yakınlık sebebi “Eksik Oluşum”u var etmiştir. Eksikliklere rağmen üretme, sorgulama ve anlama heyecanları ile yola çıkılmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu