Damla PektaşKİTAPKÖŞE YAZILARI

Elif Derviş, ‘Uyuşma’da ‘Yol’un Gücünü Anlatıyor – Damla Pektaş yazdı…

“Yol bazen kaybolmayı, bazen yenilgiyi kabul edip geri dönmeyi, bazense ilerlemektense kendine iyi geleni yaparak olduğun yerde biraz daha kalabilmeyi gerektiriyordu. O yolu inşa eden sen olmadığın sürece, ilerisinde karşına ne çıkacağını oraları yürümeden bilmek mümkün değildi ve Valhaf artık bir süredir sezdiği, ama yapmaktan kaçındığı şeye yaklaştığının farkındaydı.
Kapı açılmış, yol görünmüştü. Veda vaktiydi.”
-Uyuşma, sf.103

12 günlük şehirlerarası yolculuğumda yol arkadaşı oldu bana Elif Derviş’in ilk romanı olan Uyuşma. İlk bölümlerini Kars’ta Aras Nehri’ne karşı okuduğum kitabın orta bölümlerini Artvin’de Çoruh’a karşı ilerlettim. Son kısımlarına ise dönüş yolunda trende, Erzincan’dan geçerken Fırat eşlik etti bana. Kitap kapağındaki görsel ipucu verse de bunun uzun bir yol hikayesi olduğunu bu şehirlerden sırasıyla geçerken fark ettim. Ruh hallerine göre renk değiştiren taşlar gibi yolculuğumun türlü hallerine şahitlik eden roman ile eş zamanlılığımız şaşırtıcıydı. Öyle ki eve dönüş yolunda okuduğum kısım aynı zamanda romanın kahramanı Valhaf’ın da eve dönüş bölümüydü. Roman, yol boyunca geçtiğim nehirler gibi akıcıydı.

Uyuşma, döngüsel ve çok katmanlı bir roman. Yazar, suya bir taş atmış sanki ve biz o taşın yarattığı holezonları izliyoruz hipnotize olmuş bir halde. Valhaf’ın acısı dağa, taşa, suya, yürüyüp geçtiği yollara bir salyangozun ardında bıraktığı parlak bir sıvı gibi iz bırakıyor. Eve dönüş yolunu yine bıraktığı bu sıvı aracılığıyla buluyor. Yol onu başkalaştırıyor, acısını topraklıyor, pişiriyor ve ona yeni bir kap veriyor.

Yolculuk, insanın kırılmaz ve yenilmez olduğunu göstermenin kestirme halidir. Kırgın ve yenik hissediyorsan yola çık. Yol seni kıracak, üzecek, yoracak zaman zaman çıkmaza sokacaktır. Günün sonunda bedeninin sınırlarını keşfedip de her şekilde hayatta kalabildiğini gördüğünde gerçekten yenilmez ve kırılmaz olduğunu anlayacaksın.

İnsan ancak yeterince yalnız kalırsa gerçekten yalnız olmadığını anlar. Valhaf da tek başına çıktığı bu yolculukta türlü suretlerde rehberlerle karşılaşır. Kimi insan, kimi hayvan, kimi hayal, kimi gerçek. Kimi kafasındaki binbir sorudan birine cevap olurken kimi de binbir soruya binikincisini ekler. Kimi sessizce eşlik eder, kimi sorar, kimi anlatır, kimi dinler. Her biri birer hatırlatıcıdır. Ve Valhaf nihayet hatırladığında dönmeye hazırdır. Yol boyunca kulağında dönüp duran şu fısıltıyla: “Biraz sabır biraz inanç…”

Şu sıralar bir yol arkadaşına ihtiyacınız varsa Alakarga Yayınları’ndan çıkmış olan Elif Derviş’in kaleme aldığı ‘Uyuşma’ tavsiye olunur.

Damla Pektaş

Yeni Yılda 1 Milyon Kitap - Damla Pektaş yazdı... 2

Neden Bencil Karakterleri Seviyoruz? – Damla Pektaş yazdı…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu