ÇanakkaleKÖŞE YAZILARIKÜLTÜREL MİRASMine Bora Diri

Geçmişten Önce – Gelecekten Sonra: ‘Çanakkale Bienali’ – Mine Bora Diri yazdı…

Çanakkale Bienali İnisiyatifi(CABININ) tarafından düzenlenen ve OPET’in ana sponsorluğu ile hayata geçirilen Çanakkale 6. Bienali, bu edisyonunda UNESCO Kültür Mirası’nda bu yıl 20. senesini kutlayan ve müzesi geçen ay açılan Troya Antik Kenti’nden ilham alıyor. Adrian Paci, Akın Aksu, Cem Demir, Hertog Nadler, Deniz Sağdıç, Derviş Zaim, Emre Zeytinoğlu, Ferhat Özgür, Georgios Katsagelos, Hülya Özdemir, Jason Karaindros, Josephine Turalba, Katrin Korfmann & Jens Pfeifer, Mehmet Erim, Nancy Atakan, Nazlı Gürlek, Nuri Bilge Ceylan, Serhat Kiraz, Servet Koçyiğit, Seydi Murat Koç ve Ugo La Pietra gibi uluslararası çapta sanatçılar yer alıyor.

Çanakkale kent merkezi ve Troya bölgesinde; Troya Müzesi, Tevfikiye Opet Arkeo-Köy, CABININ etkinlik mekanı MAHAL, Korfmann Kütüphanesi, yeni bağımsız kültür mekanı Bordo Bina vb. değişik mekanlarda ziyarete açılan Çanakkale Bienali; uluslararası otuz yedi sanatçının, geçmiş ve geleceğe dair kavram, imge ve ekolojilerden beslenen, farklılıklarla üretilmiş eserlerini Geçmişten Önce – Gelecekten Sonra başlığı altında bir araya getiriyor. Katılımcı bir yaklaşımla sürdürülen, yerel ve ulusal/ uluslararası ölçeklerde işbirliklerinden destek alan Çanakkale Bienali İnisiyatifi, Bienal’in sanat yönetmenliğini de üstlenmiş durumda.

Çanakkale Bienali’nin kavramsal çerçevesi, zamanı tarihselleştirme de kullanılan birimlerden esinleniyor. Geçmişten Önce – Gelecekten Sonra, belli milatlardan öncesi ve sonrası ya da daha nesnel bir bakışla günümüze olan uzaklığı üzerinden tarif edilen tarihsel zamanın coğrafi yatay ve tarihsel dikey açılımlarına yönelen sanat üretimlerinden seçki sunmaya çalışmış. Tarihi zamanın kodlarıyla oyunsu ve şiirsel bir ilişki kurmayı hayal ediyor ve sanatçıları bu bağlama davet ediyor. Geçmiş ve gelecek fikri seçme, anları birleştirme, yeniden yazma ve anlam türetme süreçlerinin bir ürünü olarak sunuluyor. Günümüzden önceki zamansal uzam paranteze alındığında geçmişe dönüşüyor ve tarih de o seçili parantezle başlıyor. Geçmişte ve gelecekte, öncesinde ve sonrasında neyi gördüğümüz bakış açısına, bilgi ışığının kaynağına ve yoğunluğuna, öğrenilmiş bakma biçimine, içselleştirilmiş değerler sistemine bağlı olarak değişiyor. Bu değişkenlik dünyayı anlamlandırmanın tekinsiz zemini olduğu kadar, özgün taktik ve stratejilere de açık bir saha. Günümüz sanatının biçim ve içeriği, kavramsal ve şiirsel katmanları için ise öncesiz ve sonrasız bir kaynak oluşturuyor.


Çanakkale Bienali’nin ana mekanlarından olan ve 2018 Troya Yılı’nda hizmete açılan Troya Müzesi’nin sergi salonunda mitolojik ve tarihsel yönleri açısından, Troya kültür mirasına odaklanan eserler sergileniyor. Antik alanın hemen yanında bulunan, OPET Tarihe Saygı Projesi kapsamında yenilenen ve Arkeoköy’e dönüştürülen Tevfikiye’deki özgün mekanlar Bienal sergilerinin yanı sıra film gösterimlerine ve atölye çalışmalarına ev sahipliği yapacak. Troia Vakfı’nın Korfmann Kütüphanesi’nde ise, Videoist’in oluşturduğu 11 sanatçılık bir video seçkisi yer alıyor. Çanakkale Bienali’nin bölümlerinden Bienal Çocuk, Bienal Genç, Bienal Engelsiz ve Bienaldeyiz programları kapsamında, bienalin açık kaldığı süre boyunca organize edilecek film gösterimi, söyleşi ve atölyeler Çanakkale kent merkezi ile Troya, Tevfikiye Köyü arasında sürdürülebilir bir yaratıcı etkileşim zemini oluşturmayı amaçlıyor. Troya’yı asıl özgün kılan epik bir efsane ile tarihsel bir gerçeklik arasında bulunan kimliği. Homeros’un ölümsüz destanı İlyada, ardından gelen yüzyıllar boyunca insanoğlunun hem bilgi ve gerçekliğe olan merakını, hem de düşlere ve hayal gücüne olan ihtiyacını besleyebilmiştir. Homeros’un destanı ve Troya medeniyeti,  sanattan kitle kültürüne geniş bir alanda yaratıcı ürünler için de bir ilham kaynağı olmayı sürdürüyor. Troya bütün kültürel ve tarihsel olgular gibi, bugünün sosyal ilişkiler bağlamını anlamada bize ipuçları verirken, destansı yönüyle de kolektif belleğimiz ve kültürel iklimimize referans oluşturmaya devam ediyor.

Bienalin odağında UNESCO kültürel miras listesinde 20. yılını tamamlayan Truva Antik Kenti’nin yer alması büyük bir ayrıcalık. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu seneyi 2018 Truva Yılı ilan etmesi de, diğer kültür sanat etkinlikleriyle birlikte 6. Çanakkale Bienali’ni daha önemli bir konuma ulaştırıyor. Çanakkale Bienali CABININ tarafından OPET ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi-GSF ortaklığında ve Hollanda Konsolosluğu, İtalyan Kültür Merkezi, Goethe Enstitüsü, Fransız Enstitüsü, SAHA Derneği, Kale Grubu, Akol Hotel, Cafe du Port, Anzac Hotels, Büyük Truva Oteli, Wilusa Turizm, Sardalye ve Troia Filarmoni Derneği destekleriyle hayata geçiriliyor. Bienalin mekân sağlayıcıları ise TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Troya Müzesi ve Troia Vakfı. 11 Kasım’a kadar devam edecek bienal mutlaka görülmeli!

 

 


Mine BORA DİRİ – 
Kültür Yönetimi Danışmanı/ Yazar

 

 

Çanakkale Bienali Inisiyatifi (CABININ) Hakkında
Çanakkale merkezli, kâr amacı gütmeyen, farklı alan ve meslek gruplarından katılımcıların birlikteliğinden oluşmuş bir inisiyatiftir. Sanata, kültüre dair bir düşünce ve aktivite üretim platformudur. Başta Çanakkale Bienali olmak üzere, sosyal fayda ve sorumluluğa dayalı, ulusal ve uluslararası katılımlı etkinlikler düzenler ya da destekler. CABININ, sivil inisiyatif kimliğini, kurumsal bir yapıyla desteklemek adına 2012 yılında Troya Kültür Derneği’ni kurmuştur.

Başa dön tuşu