Sabahat Çıkıntaş, ‘Mavi’ Tonları İle Kadıköy BMKM’de
Küratörlüğünü Lütfiye Bozdağ’ın yaptığı Sabahat Çıkıntaş’ın ‘Mavi’ başlıklı sergisi Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi’nde…
Son iki yıldır pandemiyle gelen tutsaklığın sanatçının üretimlerinde mavi rengin büyüleyici atmosferinde ortaya çıkan estetik şölende nasıl dağıldığını görmek isterseniz sergiyi 5 Mart – 25 Mart 2022 tarihleri arasında Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi’nde ziyaret edebilirsiniz.
Açılış
5 Mart Cumartesi
Saat: 16.00-19.00
Sanat eleştirmeni ve serginin küratörü Lütfiye Bozdağ sergi ile ilgili şunları söyledi:
“Sabahat Çıkıntaş’ın hayatında ne varsa resimlerine onun dışavurumu yansır. Son dönem yaptığı resimlerde mavi rengin çokça yer aldığını gördük, mavi üzerinde birlikte düşünmeye başladık ve serginin adı mavi olarak kendiliğinden ortaya çıktı. Sabahat Çıkıntaş mavilerin ağırlıkta olduğu birçok çalışma yapmıştı, mavi senin için ne anlam ifade ediyor dediğimde mavi benim için bir renkten daha fazlası dedi ve serginin konsepti böylece ortaya çıktı.
Pandemi bütün dünyayı sarstı, hepimiz kabuğumuza çekildik, içimize döndük, kendimizle yüzleştik, hesaplaştık, ölümü düşündük, yaşamı düşündük, varoluşumuzu yeniden sorguladık. Evlere hapsolduğumuz karantina günlerinde özgürlüğü ve huzuru, deniz kenarında yürümeyi, gökyüzünü, uçsuz bucaksız mavilikleri özledik.
Renklere her kültürde farklı anlamlar yüklense de mavi rengin kuşatıcılığını, yaşamsallığını kimse inkâr edemez. Gök mavi, deniz mavi, sonsuzluğun, yaşamın, havanın rengi mavi. Empresyonistlerin tablolarında, şairlerin şiirlerinde; hülyalı bir âlemin, hayal edilen ve özlenen bir güzelliğin, düşlerin, geleceğin rengi mavi. Karantina günlerinde özgürlüğün ve huzurun renginin mavi olduğunu bir kez daha hatırladık. Mavi’nin bir renkten daha fazlası olduğunu, doğayla bütünleşmemize, kendimizi özgür hissetmemize olanak tanıdığını gördük.
Mavi tonlarının bir şölen sevincinde coştuğu kare biçimler, Sabahat Çıkıntaş’ın resimlerinde yüzeyi bölen, parçalayan, bazen de tümleyen yüzeyler olarak izleyiciye yeni bir evren sunuyor. Üretimlerinde yaşamından kesitleri soyutlayarak dışavuran sanatçı, kendi tasarladığı kostümü giymesiyle ürettiği sanatın hem nesnesi hem de öznesi oluyor”.
