ETKİNLİKLERİstanbulSERGİ

Pera’da ‘Toprak, Ateş, Su Ve Havayla Yazılmış Bir Dize’

Pera’da ‘Toprak, Ateş, Su Ve Havayla Yazılmış Bir Dize’

Pera Müzesi, 20. yılında İsveçli sanatçı Åsa Jungnelius’un Türkiye’deki ilk kişisel sergisini sanatseverlerle buluşturuyor.
Camı doğa, tarih ve toplumsal bellekle ilişkilendiren çalışmalarıyla tanınan Jungnelius’un pratiğini Elif Kamışlı küratörlüğünde bir araya getiren Toprak, Ateş, Su ve Havayla Yazılmış Bir Dize, dört elementi başlığına taşıyarak doğanın gücüne atıfta bulunurken, her şeyin birbirine bağlı olduğu bir evren fikrine yaslanıyor.
Sergi, sanatçının yolculuğunu tarihin izinde, malzemenin öyküsünde ve yapma eyleminin duyularla ilişkisinde bulmamıza alan açan bir manzaralar bütünü sunuyor.

Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi, 20. kuruluş yılı kapsamında İsveçli sanatçı Åsa Jungnelius’un Türkiye’deki ilk kişisel sergisi Toprak, Ateş, Su ve Havayla Yazılmış Bir Dize’ye ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Elif Kamışlı’nın üstlendiği sergi, camı yalnızca bir malzeme değil, doğa, tarih ve kültür arasında köprüler kuran bir ifade biçimi olarak ele alıyor. Camın kırılganlığı ile taşın dayanıklılığını yan yana getiren yapıtlar, izleyiciyi malzemeyle kurulan çok katmanlı ilişki üzerine düşünmeye davet ediyor.

Jungnelius, Pera Müzesi’ne yabancı bir isim değil. Sanatçının işleri 2014 yılında düzenlenen Aurora: Kuzey Ülkelerinden Çağdaş Cam Sanatı sergisinde İstanbul’daki izleyicilerle buluşmuştu. Jungnelius, bu kez Pera Müzesi’nde Türkiye’deki ilk kişisel sergisiyle yer alıyor ve süreç bazlı üretimin yanı sıra iş birliklerine dayalı kapsamlı bir kurguyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. Sergi, üfleme cam ve mermer heykeller aracılığıyla sanatçının yolculuğunu tarihin izinde, malzemenin öyküsünde ve yapma eyleminin duyularla ilişkisinde bulmamıza alan açan bir manzaralar bütünü sunuyor.

Åsa Jungnelius Acı-tatlı | Bittersweet, 2024 Sanatçının ve Orrefors Kosta Boda’nın izniyle | Courtesy of the Artist and Orrefors Kosta Boda © Peo Olsson

Åsa Jungnelius’un üretim pratiğini küratör Elif Kamışlı, katalog metninde şu sözlerle değerlendiriyor: 

Önce bir his ya da fikirle başlıyor, sonra acele etmeden o çıkış noktasının açtığı yolları izliyor. Ara ara toprağın ya da malzemenin ona diyeceklerini duymak için durup bulunduğu ortamın kendine nüfuz etmesine izin veriyor. Bilinmeyene adım atmaktan -zihinsel veyahut fiziksel- korkmuyor. Süreçte kaybolurken, birçok kişinin aksine içine düştüğü belirsizliği ve karanlığı kucaklamaktan çekinmiyor.

Sergide iki yolculuğun izleri

Serginin çerçevesini iki yolculuk çiziyor. İlki Nemrut Gölü kıyılarından Kars’a, lavın yeryüzüne çıkıp aniden soğumasıyla oluşan, doğal cam diye tanımlanan obsidyen kaynaklarına uzanıyor. Üç farklı bölgeden toplanan taşlar, Jungnelius’un burada geçirdiği zamanı imleyen koleksiyonunun bir parçası olarak vitrinlerde sunuluyor. Doğu Anadolu’daki obsidyen yataklarına yapılan yolculuk, taşın izlerinin coğrafya boyunca takip edildiği bir okuma sunuyor.

Şişecam Fabrikasında Eser Üretimi Artwork Production at Şişecam Factory Mart 2025 | March 2025 © Peo Olsson

Şişecam’ın el yapımı cam fabrikası için Denizli’ye yapılan yolculuklarsa ikinci rotayı oluşturuyor. Sergideki dört eser, yetenekli ustaların üretimdeki nesneleri son aşamada serbest üfleyerek nefesleriyle nihai formu vermeleriyle vücut buldu. Ustalıkla bilinmeyen arasındaki gerilimi ve kusurları kucaklayan bu işler, ömrünü bir malzemeye adayanların ruhunu mekâna taşıyor.

Malzemeler arasında köprüler

Sergilenen cam ve mermer heykeller, tarihi cam nesneler, arkeolojik buluntular ve göçebe geleneklerin el dokuması ipleriyle oluşan diyalog sayesinde farklı dönem ve kültürler arasında bağlar kuruyor. Sergi kurgusundaki ana ögelerden yapı iskelesi, ören yerlerinde bir dönemin görkemli binalarını destekleyerek geçmişin bugüne taşınmasını mümkün kılarken, bilinmeyen bir gelecek inşasının unsuru olarak da gündelik hayatta karşımıza çıkıyor. Buradaysa barındırdığı çeşitli eserlerle zaman algımızı esnetmeyi amaçlıyor.

Fotoğrafın tanıklığı

İsveçli fotoğrafçı Peo Olsson, sanatçının üretim süreçlerine ve arazi çalışmalarına eşlik eden fotoğraf serileriyle serginin araştırma damarını görünür kılıyor. Bu eşlik, doğal camın oluşumundan fırının içindeki dönüşüme kadar malzemenin coğrafi ve kültürel izlerini belgeliyor; sergideki heykelsi formlarla görsel bir diyalog kuruyor.

Şişecam’ın eser üretim, Orrefors Kosta Boda’nın nakliye sponsorluğu, İsveç Konsolosluğu ve Araştırma Enstitüsü’nün katkılarıyla gerçekleşen Åsa Jungnelius: Toprak, Ateş, Su ve Havayla Yazılmış Bir Dize16 Eylül 2025 – 18 Ocak 2026 arasında Pera Müzesi’nde görülebilir.

Pera Müzesi Salı’dan Cumartesi’ye 10.00-19.00, Pazar günleri 12.00-18.00 saatleri arasında gezilebilir. Cuma günleri “Uzun Cuma” kapsamında 18.00-22.00 arası tüm ziyaretçiler, Çarşamba günleri ise “Genç Çarşamba” kapsamında tüm öğrenciler müzeyi ücretsiz ziyaret edebilir.

Yapay Zekâ Bireylerin Ruh Halini, Kararlarını Ve Eğilimlerini Biliyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir



Başa dön tuşu