
Sanatçı Tuğba Hacısüleymanoğlu ve Survivor – Exathlon Projeleri’nin Oyun Tasarımcısı Heykeltıraş Emre Ezelli’nin “Bir iki delilik” sergisi Soul’n Art Akaretler’de açıldı.
Çocuk oyuncakları ve ataerkil aileyi konu alan 18 parçalık sergi “Bir iki delilik”, sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sanatçılar Tuğba Hacısüleymanoğlu ve Emre Ezelli, Antik çağdaki çocuk oyuncaklarını irdeleyerek yaptıkları çıkarımları, 21. yüzyıl insanı için yeniden şekillendirerek geçmiş ile gelecek arasında bir köprü kurma yoluna gidiyor.
Sanatçılar, Anadolu’da antik çağlarda kullanılan çocuk oyuncaklarını ahşap, yorgun metal ve kilim malzemeleri ile yeniden yorumladı. Antik çağ kültüründen yola çıkarak dün ile bugün arasında bir köprü kurmaya çalışan sanatçılar 18 parçalık sergide; ataerkil aile ve oyun temalarının da altını çiziyor.
Sanatçı Tuğba Hacısüleymanoğlu ve heykeltıraş, tasarımcı Emre Ezelli‘nin son sergisi “Bir iki delilik”, Akaretler Soul’N Art‘da 16 Ağustos 2018 tarihine kadar ziyaret edilebilir.
Emre Ezelli Kimdir?
1986 yılında İzmir’de doğan Emre Ezelli, 1992’de Hürriyet Gazetesi Çocuk Kulübü’nde başladığı yaratma sürecine 1993-1994 seneleri arasında TÜBİTAK’tan aldığı resim ödülü ile devam etti. İzmir Namık Kemal Lisesi’nden mezun olduktan sonra lisans eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi heykel bölümünde tamamlayan sanatçı, öğrenciyken başlattığı heykel ve tasarım sürecini alternatif malzemeler kullanarak geliştirdi. Kariyeri boyunca yurt içinde ve yurt dışında 9 grup sergisine katılan ve 3 kişisel sergi açan tasarımcı, heykel ve tasarım adına hem Türkiye’de hem de yurt dışında birçok ödül aldı. Sanatçı özel yaşamında ise Acun Medya bünyesinde Dominik Cumhuriyetinde Survivor ve Exathlon projelerinde Final oyunları ve konsept tasarımları yapıyor.
Tuğba Hacısüleymanoğlu Kimdir?
Sanatçı Tuğba Hacısüleymanoğlu; işletme / finans eğitimini tamamladı. Bu alanlarda profesyonel olarak çalışırken, çocukluğundan itibaren resme olan tutkusunu, kişisel bir ilginin ötesine taşımaya karar verdi. Atölyesini açtı…
Sanatçının resimlerinin izleyicide bıraktığı etki “ne bir fazla ne bir eksik” biçiminde formüle edilebilir. Bunlar çalışmalarda her şeyin yerli yerinde kullanıldığının göstergesi olarak düşünülmelidir – Eğer “izleyicisini” yakalarsa, ki her bir yapıt izleyicisini doğurur ve tersi de geçerlidir. Bu şekilde izleyici ve Tuğba Hacısüleymanoğlu’nun çalışmaları arasında, etkin ve efektif bir iletişim doğmaktadır.