Loft Art’ta ‘Yaşam, Şarkısını Söyler’

7 Şubat – 22 Mart 2025 tarihleri arasında izleyiciyle buluşacak olan “Yaşam, Şarkısını Söyler” sergisinde 15 bağımsız sanatçının tuval, video art, kağıt, heykel, kumaş ve fotoğraf eserlerine yer verilecek.
Loft Art’taki sergilerde satışı yapılan eserler Akfen Holding çatısı altında kadın, genç ve çocukları merkezine alan çalışmalarda bulunan Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı (TİKAV) projelerine de kaynak olacak.
“Yaşam, Şarkısını Söyler” sergisinde yer alacak sanatçılar:
Berk Kakeci
Bertan Ekici
Emre Tura
Ergül Karagözoğlu
Ezgi Kılıç
Fatih Altan
Halil Vurucuoğlu
Hüseyin Rüstemoğlu
İlyas Arapoğlu
Kaan Fıçıcı
Lale Yılmaz
Nihan Çakır
Taylan Öngünç
Zuhal Baysar
7 Şubat 2025
Saat: 17:00
Beşiktaş-İstanbul
“Zümrüdün gerçek olduğu nasıl anlaşılır biliyor musun?” dedi Karl. “Kusurlarından” dedim.
“Evet. Aynen öyle. Kuyumcudaki kadın söylemişti. Öteki değerli taşların aksine. Zümrüdün içinde ne kadar çizik, çatlak ve bozukluk varsa, taş o kadar güzelleşiyor. Gerçek bir zümrüt bütün kusurlarıyla güzel. Buna kusursuzlaştıran kusur deniyor. Kusursuz tanımına uyan bir zümrüt mutlaka sahtedir.”
Matt Haig, Hayat İmkansızİnsan, varoluşunun özünde bir iz bırakma ve taşıma hikâyesinin parçasıdır. Her karşılaşma, insan ruhunda görünmez bir harita çizer; o harita ki bizi geçmişe, şimdiye ve geleceğe bağlar. Bu izler, yalnızca fiziksel varlığımızın ötesinde, ruhun derinliklerinde birikerek kim olduğumuzu şekillendirir.Bazen bir bakışın yankısı, bazen de bir kelimenin sessizliği, hayatın dokusuna işlenerek bizi biz yapan bütünün bir parçası olur. Her şeyde bir iz gizlidir: sevincin hafifliği kadar travmaların derinliği de. Bu izler, varoluşun en güçlü anlatıcılarıdır. Her hikâye bir iz bırakır; her iz, bir his bırakır. İnsan ruhu, bu izler ve hislerle değişir, şekillenir ve tamamlanır.İşte bu sergi, insanın kusurlarıyla var oluşunu anlamlandıran o şeffaf katmanlara bir yolculuktur. Her çatlak, her çizik, her bozukluk, bizi benzersiz yapan hikâyenin dokusunu oluşturur. Güzellik, tıpkı zümrüdün kusurlarında gizlendiği gibi, ışığımızı kusurlarımızla yansıttığımız yerde bulunur.
Hangi izler sizi buraya getirdi? Hangi hisler etkisini yitirdi? Bu soruları kendimize sormak, kusurlarımızın güzelliğini kucaklamanın ışığında yeni bir yolculuğa çıkmak demektir. Hayatın bize sunduğu şeyi tam anlamıyla hissederek, kusurlarımızın bizi kusursuz kıldığı gerçeğiyle buluşmak için…