Akademisyen ve ressam Prof. Dr. Lütfü Kaplanoğlu’nun 28. kişisel sergisi ‘’Aşk’’ ve yeni sanat mekanı Art Mahall’in açılışı, 12 Şubat Çarşamba akşamı özel bir davet ile gerçekleştirildi.
Açılış gecesinde, değerli hocamızla özel bir söyleşi yapma fırsatı bulduk.
Detaylar aşağıda.
Keyifli okumalar..
KitaptanSanattan.com / Yeşer Yelmez
- Hocam, bu özel söyleşi için çok teşekkür ediyorum. 28. kişisel serginizin ve yeni sanat mekanınız Art Mahall’in açılışını gerçekleştiriyorsunuz. Tebrik ediyorum ve hayırlısı olsun diyorum. Öncelikle Art Mahall’in kuruluş amacını ve ‘’Aşk’’ Sergisi’ni anlatır mısınız?
Öncelikle Art Mahall’i bir sanat galerisi olarak planlamadım sadece kendi eserlerimi nitelikli bir şekilde sergileyebileceğim, yılın 365 günü sanatseverlerin ziyaret edebileceği, eserlerimi görebilecekleri bir alan oluşturdum. Aşk sergisi benim tutkunu olduğum bir ortamın içerisine doğdu. Herkesin hobi olarak yaptığı şeyi ben mesleki olarak yapıyorum ama gerçekten tutkuyla, aşkla yaptığım bir şey, bir branşı gerçekleştiriyorum. Sanatın kendini gerçekleştirme anlamında bana ifade ettirdiği yüce duyguyu, bu aşkı sanatla bir bağlamda birleştirmek istedim aslında.
İki duygu var burada ve bu iki duygunun birleşimi de bir aşkı temsil ediyor. Aşkı bir erime, bir potada erime, yok olma, kendini feda etme olarak algılıyorum. Sanatla bu aşkı birleştireyim ve zaten figürlerimle de sonsuzluk üzerine giden bir biçimde ilerliyor çalışmalarım.
‘Her An Yeni Bir Varlık Keşfetme Üzerine Yaşayan Birisiyim’
- Eserlerinizde sonsuzluk, insanın yalnızlığı ve doğa ile bütünleşme, bir olma temalarını hissediyorum. Bu konularla ilgili düşüncelerinizi paylaşır mısınız?
Ben çocukluğumdan beri sürekli gitme üzerine bir tahayyülüm var. Gerçekleştirmek istediğim şey, her an yeni bir gerçeklik, yeni bir dünya, yeni bir insan, yeni bir varlık keşfetme üzerine yaşayan bir insanım. Bunun için de hep ümitli ve umutluyum. Evet, aşkın bir umutsuzluğu var gibi görünse de içindeki ümit, onu yaşatan varlık olarak kendini gösteriyor.
Bu bağlamda figürlerimi aslında yalnız olarak görmüyorum. Çünkü insan kalabalıklar içinde de yalnızlık yaşayabilir. Yalnız göründüğü anlarda da çok kalabalık olabilir. Düşünce dünyamız, ruh dünyamız, felsefemiz, yaşama bakış açımızda bazen kendimize yeni dünyalar yaratma ve orada bir aşk oluşturma meselesi yaşıyoruz. İşte ben de çalışmalarımı bununla bağdaştırıyorum aslında.
‘Figürlerim Aracılığıyla Sonsuzluğa Bir Yolculuk Yapıyorum’
- Bu sergi ile ‘’Aşk’a nasıl bir anlam yüklüyorsunuz?
Bu sergideki aşk, sadece iki insan arasında bir duygu değil. Daha derin, daha metafizik bir birleşim olarak görüyorum. Aşkı, yok olma, erime, kendini kaybetme, kendini feda etme olarak algıladığım için sanatla birleştiriyorum. Sanatla zaten figürlerim aracılığıyla sonsuzluk üzerine giden bir yolculuk yapıyorum. Bu yolculukta aşk, sadece karşılıksız bir duygudan öte, varoluşu anlamlandıran, onu tamamlayan bir his benim için.
- Çok sayıda öğrenci yetiştiriyorsunuz. Özellikle sanata ilgi duyan bu alanda ilerlemek isteyen yeni nesle tavsiyeleriniz nelerdir?
En büyük tavsiyem şu olacak; sadece sanat öğrencilerine değil, bütün insanlıkla alakalı bir durum bu. Ne iş yaparsak yapalım o işin en inceliklerine varıncaya kadar, samimi bir şekilde aşkla yapmaları ve o aşkla yapılması gereken ne varsa, en iyisini gerçekleştirmek üzere kendilerini adapte etmelerini öneriyorum.
- Bundan sonraki projelerinizi merakla bekliyoruz. Bir kısmını paylaşmak ister misiniz?
Uluslararası etkinliklerim olacak. Şimdiye kadar galerim ya da bir mekanım olmadığı için yurt dışında gelen ikili sanatçı tekliflerini kabul edemiyordum. Bu aşamadan sonra kendi gelen teklifler ve mevcutta var olan teklifler var. Almanya-Türkiye, Türkiye-İngiltere gibi bazı etkinlikler var. Buraya bazı sanatçıları konuk edeceğim ve ben de onlara konuk olacağım. Böylelikle uluslararası etkinliklerimi gerçekleştirmiş olacağım.
KitaptanSanattan.com / Yeşer Yelmez
Değerli hocamız son olarak ‘’Herkes Aşkla Dolsun’’ mesajını iletti.
