SANATTAN

‘ROMEO ve JULIET’te ‘Romeo’, ‘DEMOKRASİ’de ‘Devlet’, ‘EV’de ‘Mutfak’ olmazsa ne olur?

Modernizm ve Bauhaus üzerine düşünmelerden başlayarak yola çıkan sanatçı ve mimar Aslı Serbest ve Mona Mahall, feminist mekansal ütopyalar üzerine spekülatif araştırmalarını ve bu araştırmalardan çıkan işlerini Riverrun / Bunker organizasyonu ile ‘Alice’in Yaptığı Ev’ başlıklı sergide sergiliyorlar. Sergideki enstalasyonlar, metodik bir şekilde ortak alanları yeniden şekillendiren, özgürleştirici fikir ve pratiklerini aktive ediyor.

Aslı Serbest ve Mona Mahall, feminist teorileri ve pratikleri izleyen modern yaşam mekanları üzerinde yeni düşünceler üreten ütopik projelerle ilgili araştırmalar ve spekülasyonlar yapıyorlar. Video, maket, çizim, resim ve metin olarak, kendi bağlamından çıkarılan ancak tamamen yok olmayan mekanları, aktörleri ve işlevleri kapsayan yaklaşımları ve senaryoları topluyorlar ve geliştiriyorlar: ‘Bu senaryolar mutfağı yaşam alanı içinden çıkarır (Alice’in Yaptığı Ev), Romeo’yu Romeo ve Jüliet’ten siler; devleti demokrasiden çıkarır, özel ve kamusal alan arasındaki karşıtlığı yok ederler.’ Böylece modernitenin genişletilmiş projeksiyonlarına karşıt tasarımlar geliştirip, yeni mekansal bağlantılar ve ilişkiler sağlayan “minimal” operasyon kavramları dile getiriyorlar. Bunu yaparak, izleyici üzerinde olası adil ve açık materyalist, sosyal, ekolojik ve estetik bir geleceği geliştirebileceğimiz temeli oluşturmayı amaçlıyorlar.

Walter Benjamin‘in modernizme atfettiği yıkıcı karakterine alternatif bir yaklaşımı feminist teoriler ışığında dile getiren, Aslı Serbest ve Mona Mahall tarafından T. Melih Görgün küratörlüğünde ve Goethe-Institut Istanbul desteğiyle düzenlenen “Alice’in Yaptığı Ev” sergisini 26 Ocak 2019 tarihine kadar Ra Binası‘nda ziyaret edebilirsiniz.

Ra Binası
Boğazkesen Cad. No: 31 Ra Binası
Tophane – Beyoğlu/ İstanbul

Başa dön tuşu