Sanayide Verilen Bir Hayat Mücadelesi: ‘Usta’
Hilal Demirlioğlu’nun gerçek bir hikayeden kurguladığı ‘Usta’ isimli romanı Ange Yayınları’ndan çıktı.
Yazar Hilal Demirlioğlu, babasından bizzat dinlediği yaşanmış bir hayat hikâyesinden yola çıkarak kurguladığı ‘Usta’ isimli ilk romanında temiz saf bir çocuğun tüm mecburiyetleri ile ekmek parası kazanmak için girdiği sanayide verdiği hayat mücadelesini anlatıyor.
Yazma sürecinin iki yıl sürdüğünü ve bu iki yıl içerisinde sanayi ortamını gezdiğini, ustalarla sohbet etme şansı yakaladığını belirten Yazar Hilal Demirlioğlu kitabı ile ilgili şunları söyledi:
”Eğitimci kimliğimle birlikte çocuklar her zaman hassas yanım olmuştur. Toplumda sürekli çocuğu işe verin, özellikle bir sanayiye verin “adam olur” söylemlerinin iyice yaygınlaşması beni bu söylemlere daha derin bakmaya itti. Gerçekten bir çocuğu eğitimden uzaklaştırıp eli ekmek tutması için bir yerlere emanet ettiğimizde eli ekmek mi tutacak yoksa hayalini kurduğu hayat ona uzaktan mı bakacak? Elbette hayatta şans unsuru -kimlerle karşılaştığın, nereye yolunun düştüğü- yok değil ancak çoğu çocuğu biraz da böyle kaybediyoruz. Bu sebeple hikâyem en temel hak olan eğitime ulaşma hakkı elde edememiş çocuklar içindir.”
İyiyle kötü arasındaki ince çizgiye mercek tutan bu kitapta, ‘usta’lık kavramı üzerinden bir yaşam serüveni ve mücadelesine tanıklık edeceksiniz.
Kitaptan – Usta
Kenan radyosunun üzerinden Ömer’e baktı. Ellerini konsolun üzerinde birleştirdi, derin bir nefes aldı.
“Ben özgür değilim oğlum. Prangalıyım ben prangalı! Nesimi Ustanın dükkânın direklerine bağladılar beni ayak bileklerimden. Senin gidecek bir evin var. İyi kötü anan var baban var! Şu hayatta benim kimsem yok. Anlıyor musun? Hiç kimsem yok! Kimsesizlere tokat atmak, kötü sözler söylemek kolaydır. Karşındaki kadardır çünkü. Ötesinden berisinden kimin çıkacağı belli olmayan bir insanla ben bir miyim? Değilim. Ben hayatta bir kere bile bir etmedim. Bu dünyada kimsesizliği en iyi ben bilirim. Kimsesizliğin tokadı ustaların tokadına benzemez. Bir kere yedin mi daha kim vursa kuş kanadı değmiş gibi olur. Vız gelir tırıs gider hayat. Beklemezsin oğlum kimseden bir şey. Onlar da bilirler attıkları tokat da işe yaramayacak. O yüzden en çok kimsesizlere vururlar. Ben de biliyorum işte bunu. Aldırmıyorum. Onlar bana değil kendi yapamadıklarına vuruyorlar tokadı; baş edemediklerine, öfkelendiklerine, yaşayamadıklarına… Bana vurmak kolay çünkü.”
Hilal Demirlioğlu Kimdir?
28 Mart 1982 yılında İstanbul’da doğdu. 2005 yılında Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. Üniversitesi son sınıf öğrencisiyken ve sonraki yıllarda yayınevlerinde yardımcı ders kitapları yazdı. On yıl ilkokul öğretmenliği yaptı. Öğretmenliği sırasında öğrencileri için bol bol piyesler yazarak onlarla sahneye koydu. 2013 yılında Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Eğitim Yönetimi ve Denetimi bölümünde tezli yüksek lisansını bitirdi. Minik Kafa dergisinde Prof. Dr. Selçuk Şirin ile projeler geliştirdi ve dergi eklerini yazdı. Hâlen okul müdürü olarak görev yapmakta.
