Kani KayaKÖŞE YAZILARIRESİMSANATTAN

Sanatta Seks Ve Erotizm 2 – Kani Kaya yazdı…

Hiç kendinize sordunuz mu?
Hangisi daha erotik;
Rubens’in kadınları mı yoksa Leonardo’nun Mona Lisa’sı mı?
Bir başka deyiş ile Rubens’in dolgun çıplak kadınları mı yoksa Mona Lisa’nın çapkın tebessümü mü?

Bence Mona Lisa! Rubens tartışmasız büyük usta ama bu konuda tercihim Leonardo’nun o muhteşem zekasının yarattığı o ölümsüz kadın…

İnsan var olduğundan beri sanat vardır ve her çağa ayak uydurmuş, kendi akımlarını oluşturmuştur. Kadın figürü anaç ve doğurganlığı temsil ederek ilk çağdan beri hep ön planda olmuştur.

19. yüzyıl sonunda ve 20. yüzyılda teknolojinin gelişmesi o dönemin insanlarında farklı etkiler yaratmaya başlar. Bu durum doğal olarak sanatçıların eserlerine de yansır ve bu yüzyılda sanatçılar farklı disiplinler ve akımlar oluşturur.

19. yüzyılın ilk yarısı iki büyük dünya savaşı ile geçer, insanlık ayakta kalmak ile meşgul, yaşam mücadelesi verir, erotizm ikinci plandadır.

Sanatçılar kadın figürlerinde erotizmi hep vurgulamışlardır ancak Wilhelm Gallhof, Egon Schile, Valerio Adami, Hans Bellmer ve Balthus 20. yüzyılda erotizmi en çok kullanan ve en iyi vurgulayan sanatçıların başında gelirler.

EROTİZM

20. yüzyıl ikinci yarısında ve yakın dönemde usta ve genç sanatçılar sanatta protest sanat ve erotizmin sınırlarını zorlamaya başlamışlardır. Pornografiyi çağrıştıran eserler, erotik sanat adı altında sanatçıların tuvallerinde şekillenmeye başlar, kadın ve erkeğin cinselliği en aşırı şekli ile tuvallerde görülür. 19. yüzyıl sonu, 20. yüzyılın başlarında plastik sanatlarda özellikle sosyal içerikli yapıtlar ortaya çıksa da bu yüzyılda en önemli erotik eser sanatçılarının başında, Empresyonist ve Alman Jugendstil akımının öncülerinden Wilhelm Gallhof, Egon Schile, Hans Bellmer, Valerio Adami ve Balthus gelir.

Ayrıca Frida Kahlo, Tamara de Lempicka, Andy Warhol, Edward Hopper eserlerinde erotizm vurgusunu incelikle taşır. Sonraki dönemde Picasso, Modigliani, Gustav Klimt ve Paul Delvaux eserlerinde erotizmi çok ustalıkla kullanırlar ve sanat tarihinde eserleri ile unutulmaz yerlerini alırlar. Aslında tüm figüratif sanatçılar kadın figürlerinde erotizmi hep vurgulamışlardır. Rönesans döneminde kiliselerin etkisinde ki ‘nü’ resim anlayışı artık Rönesans sonrası ’estetik cinsellik’ anlayışı ile yer değiştirmeye başlar.

Aynı dönemde Türk resim sanatı ise önemli sanatçı ve eserler ile hızla ilerliyordu. Osman Hamdi’nin Sanayi-i Nefise Mektebi‘ni kurması, ‘nü’ resminin ‘Genç Cumhuriyet’te Türk sanat terminolojisine iyice yerleşmesi Türk sanatında önemli bir dönemdir. Türk resmi Fransız ekolünün etkisinde ve dini kısıtlamaların etkisinden kurtularak natürmort ve peyzaj/figüratif ağırlıklı bir dönem yaşamaya ve kendi içinde ünlü ressamlar yetiştirmeye başlamıştır.

PORNOGRAFİ

Sanatta kolaylıkla üretilen ve sanatsal amaçlı estetiğin dışına çıkarak pornografiye kayan eserler ilgi görmemiştir. Resimde pornografinin bir tarz olarak kullanılması o eserin zamanla yok olmasına neden olur.

Erotizm ile pornografi arasında ince bir çizgi vardır. Bu pornografi yönüne aşıldığı zaman ortaya çıkan sonuç, eğer usta bir sanatçı değilseniz, sanatın amacının dışına çıkar. Bunu kontrol edebilmek çok deneyimli bir sanatçı olmayı gerektirir.

Kani Kaya
Sanatçı – Küratör

Sanatta Seks Ve Erotizm – Kani Kaya yazdı…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu