Yine Pesimistliğim Üstümde – Saadet Toksöz yazdı…
Ümit etmeyi bıraktım. Hayal kurmayı da.. Şimdi boşlukta dolaşan göktaşları gibi savruluyorum. Rüzgar nereden eserse o yöne gidiyorum. Ama hala hayatın yörüngesi içindeyim. Benim gibi amaçsız boşlukta savrulan diğer göktaşlarıyla hayatın anlamsızlığı üzerine rakılıyoruz. Amaçsızca oradan oraya savrulurken, kazayla birbirimize çarpmasak, birbirimizi de göreceğimiz yok aslında.. Bu arada ne kadar kalabalık olduğumuzu fark ediyorum. Yalnız olmadığımı görünce daha büyük ümitsizliğe kapılıyorum. Bedenlerin içine gizlenmiş, yalnız ruhların sessiz çığlıkları kulaklarımızı tırmalasa da biz hala duymazlığa gelerek, birbirimize gülücükler saçıyoruz. Herkes aynı dertten muzdarip ama kimse kimsenin yalnızlığına ya da hayallerine ortak olamıyor. Tek ortak duygu, ümitsizlik.. Bu yüzden onlar da hayal kurmayı bırakmışlar. Sadece hayatın yörüngesinden çıkacakları güne kadar amaçsızca vakit doldurma çabaları içinde kimi ümitsizliğini dibine kadar yaşarken, kimi de ümitsizliğini kendine bile itiraf etmekten korkar durumda “ben böyle mutluyum!” sloganını ezberlemeye çalışıyor.
Mutluluk, para-aşk- sağlık üçgeni içinde iç açıların birbirine eşit olmasına endekslenmiş. Ancak sihirli değneği elinde tutan para, diğerlerinin açılarını belirliyor bir yandan da.. Paranın azlığı aşk-sağlık ikilisini dar açı içinde sıkıştırıp, ezerken, çokluğu halinde geniş açıda kendilerini kaybettiriyor.
Aslında ne kaybeden var ne de kazanan.. Ama kazançla, kayıp peşinde koşuyoruz sürekli..
Karamsarlıklarımızın yoldaşlığı ile sadece yaşadığımızı hissetmeye çalışıyoruz.
Neyse ki, acı duygusunu hala hissedebiliyoruz.
Yaşadığımıza dair en büyük delalet!
Saadet Toksöz