KÖŞE YAZILARIVeysel Boğatepe

Çamur ile Ateşin Koalisyonu – Veysel Boğatepe yazdı…

Genel anlamda hayal gücünün ve yaratıcılığın ifadesi olarak tanımlanan sanat, “Sanayi Devrimi” sonrasında zanaat ile dönüşümlü olarak kullanılmış ve tasarım ile arasında bir ayrım doğmuştur. Sanatın bütün kurallarının değiştiği 20.Yüzyılda ise bilimsel bilgi ile birlikte hızlı ivme kazanan endüstrileşme modern çağın sanatçısına neyi, nasıl, hangi malzemeyi kullanarak yaptığından ziyade ne anlattığı, ne hissettirdiği ve nasıl bir izlenim bıraktığı önem kazanmıştır.

Sanat akımlarının kapitalist sisteme eklemlenmesi ve özellikle sistemin bir yansıması olan popüler kültür akımının yaygınlaşmasının bir sonucu olarak bu iki kavram arasında tartışma kaldıran kalın bir çizgiler oluşmuş ve sanatın tüm alanlarını sırf ticari alan olarak kullanan piyasa sanatçıları türemiştir. Dolayısıyla bir sanat yapıtının etiket fiyatı, kâr-meta üzerinden hem sanatın hem de sanatçının değerini belirler duruma gelmiştir. Tüm sanat alanlarında olduğu gibi seramik sanatının da ne şekilde tanımlanabileceği hatta tanımlanabilir olup olmadığı, akademik çevrelerce tartışma konusu olmuştur.

Ateşle toprağın tarihi buluşması

Tarihi insanoğlunun tarihi kadar eskilere dayanan seramik, Anadolu’da ateş ile toprağın buluşmasıyla doğmuş köklü bir geleneğin kültürel temsilcisidir. Tarih boyunca farklı formlarda ve farklı medeniyetlerin içinde ortaya çıkmış, bazen çanak / kap olarak, bazen de süs eşyası yada oyuncak olarak varlığını günümüze değin sürdürmüştür. Gerek üretim yöntemlerinin çeşitliliği ve gerekse üretim amaçları ile taşıdıkları kültür boyut nedeniyle geniş bir alana yayılan seramik, el sanatları, sanat, bilim ve teknoloji alanlarında varlığını geliştirmiş ve bu gelişim süreci içerisinde evrensel / lokal özellikleri de yapısında taşımıştır.
Günümüzün eski uygarlıklarına baktığımızda seramiğin dinsel idollarından mimari elemanlara, mutfak eşyaları ve dekoratif eşyalardan, iletişim tabletlerine kadar büyük bir alanda kullanıldığını görürüz. Ancak ne var ki; günümüzde seramik sanatı sadece işçilik / üretim/ piyasa ürünü ekseninde değerlendirilerek basite indirgenmiş ve sanat dallarının dışına itilme tehlikesiyle karşı karşıya bırakılmıştır. Kuşkusuz tartışmaların ötesinde değişen kitle iletişim araçlarının yetersiz kullanımı ve / veya sanatçıların farklı beklentilere girmeleri belirleyici rol oynamıştır.

KOALİSYON 1

Başlarla baş edemiyorum

Bu alt başlık aslında, dokunma, migren, bakış açısı, sınırsız, hayaller ve gerçekler gibi birbirinden farklı temaların işlendiği ve 41 seramik sanatçısının eserlerinin 24 Haziran 2015’te “D’Art Sanat Galerisi”nde bir araya getirildiği “Koalisyon” adlı serginin temalarından sadece birisidir. Duygu ve hayal gücünün yansıtılmasında her sanatçının bakış açısına göre farklılıklar göstermesi genel bir durumdur ancak sanatın değişmez ortak paydası olan kötüyü yerme, iyiyi yüceltme muhalefetini serginin toplumsal mesajı olarak kabul edebiliriz. Kaldı ki; seramik sanatçılarının bir araya gelerek karma bir sergide buluşması neredeyse imkânsızken Duygu Bağlan, 41 seramik sanatçısıyla kalabalık bir “Koalisyon” ortaklığı kurmayı başarmış ve uzlaşma kültürüne örnek olmuş. Hem de üç siyasi partinin bir türlü oluşturamadığı koalisyona nazire yaparcasına…

Kuşkusuz, sanatçılar seramiğe yalnızca bir malzeme olarak yaklaşmadığı gibi özgün bir yaratı boyutu eklemiş, her biri kendine özgü üslup ve sanatsal disiplinler içinde çalışmışlar. Bu gerçekten hareketle sanatçıların ortak çabasının farklı deneylere girme korkusu taşımadığını rahatlıkla söyleyebilirim. O nedenledir ki; çalışmalarını disiplinler arası yaklaşımlara yakın duran bir tavırla ortaya çıkartmışlardır. Birbirinden farklı felsefe ve o anın dinamizmini sembolize eden eserlerin bütününe baktığımızda ise genelde soyut düşüncenin alegorik tarzda betimlendiğini görüyoruz. Sanatçıya biçimsel ve düşünsel sınırsız bir özgürlük alanı sunan seramik sanatı disiplinler arası ilişki çerçevesinde düşünüldüğünde, üretim çeşitliliği ve çekiciliği ile plastik sanatlar içerisinde özel bir yere sahip olduğu kuşku götürmez bir gerçektir. Bu gerçekten hareketle, sanatsal alandan uzaklaştırılıp ticari ürün gibi sunularak basitleştirilen seramiğin bu sonucun sorumlusu olan akademik çevrelerin dışına taşınması, sanatçılar için hem sorumluluk hem de zorunluluktur. Editörlüğünü Duygu Bağlan ile O. Can Zaimoğlu’nun, küratörlüğünü ise yine Duygu Bağlan’ın yaptığı “Koalisyon” adlı sergi, 08 Ağustos 2015 tarihine kadar “D’art Sanat Galerisi”nde ziyaretçilerine açık olacaktır.

Veysel Boğatepe

Başa dön tuşu