KÖŞE YAZILARINihal Güres

Narmanlı Han Açıldı Mı, Açılmadı Mı? – Nihal Güres yazdı…

İki gün önce Beyoğlu‘ndan geçerken Narmanlı Han‘ın kapılarını açık gördüm. Herkes de benim gibi görmüş ve demir parmaklıklı kapıyı geçip bahçeye doluşmuş.
Fotoğrafçı grupları, turistler, benim gibi oradan geçmekte olanlar.. Herkes bir köşe bulmuş fotoğraf çekiyor ya da çektiriyor. En popüler olan Bedri Rahmi Eyüboğlu heykeli, herkes ona sarılıyor, hatıra fotoğrafı çektiriyor.
1924 yılına kadar Rus Konsolosluğu olan yapının Sofyalı sokağına bakan ve yüksek duvarlarla çevrili kısmı ise hapishane olarak kullanılıyormuş. Daha sonra Bedri Rahmi, Aliye Berger, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi sanatçılar stüdyo, atölye ve pansiyon olarak kullanmışlar.

Bir ara yalnızca Beyoğlu 2. Noteri ve 50 kadar kediye bakan yaşlı bir kadın kalıyormuş. Sonra uzunca bir zaman yalnızca kedilerin mekanı olarak kaldı. Kedileri besleyen bir çok insan vardı. O zamanlar da restorasyon söylentileri olmuştu fakat 1. dereceden tarihi eser olan yapı Mimarlar Odasının engellemesi ile restorasyon yapılmamıştı.

Bir dönem İstanbul’un önemli kültür merkezlerinden olan Narmanlı Han, uzun zamandır boştu, sonra restorasyon çalışmaları başladı. Sanatçıların yapının bozulduğu yönündeki iddiaları sosyal medyada sık sık yer alıyordu.
22 Şubat 2016’dan beri restorasyonu süren Narmanlı Hanın restorasyonu tamamlanmış.
İçinde o nostaljik ruh kalmamış. Kenarda bir kedi heykeli var, o kadar küçük ki kimse göremiyor.
Bedri Rahmi’nin heykeli ve Hana girerken asılmış bilgi panoları var.
Ahmet Hamdi Tanpınar kitaplarını buradaki dairesinde yazmış. Bedri Rahmi’nin atölyesi 1996’ya kadar oradaymış hatta kapısının yanında bir balık figürü varmış, sonra kayıplara karışmış, duvarda balığın izi kalmış.
Aliye Berger’in de atölyesi buradaymış. Restorasyondan önce insanlar İstiklal Caddesi’nin karmaşasından kaçıp avluya girer, yıllanmış bekçi ile tadına doyulmaz muhabbetler yaparlarmış ve meşhur çaycıdan çay içerlermiş.
Efsaneye göre Aliye Berger, kocasını tabancayla buradan kovalamış, kendisini aldattığı konusunda bir şüpheye kapıldığından dolayı… Taaaaa Galatasaray’a kadar.

Güya o zamanlar buranın kiraları çok ucuzmuş da onun için burada atölye tutmuşlar, sonra hepsi biraz palazlanınca buradan taşınmışlar.

Neyse ki turistler Aliye Berger ve Bedri Rahmi‘yi tanımıyor. Bahçeden, çeşmeden ve fiskiyeden memnunlar. Bahçenin ortasındaki çeşmenin önünde bol bol fotoğraf çektiriyorlar. Biz de Bedri Rahmi heykeliyle memnunuz. Samimiyet kurduk.

Bahçede bulunmayan kedileri çevre duvarlarda fotoğrafladık.
Hafta içi 2 gün kapıları açık olan yapı hafta sonu kapalıydı.
Belki de şansınız olduğu günler hem kapıları açık bulabilir hem de duvar panolarından Hanın tarihini ve kalan sanatçıların biyografilerini okuyabilirsiniz.Kediler bazen karşıdaki Hollanda Konsolosluğunun bahçesine gidip dinleniyorlar. Sanırım tek bir kedi heykeli bulunmasından hoşnut kalmadılar. Hollanda Konsolosluğunun bahçesi daha yeşil ve daha gerçek duruyor.

Nihal Güres

Başa dön tuşu